“Çatışma Bölgerindeki Çocuklar” Avrupa Konseyi Üyesi Ülkelerin de sorunudur: Örnek Türkiye

Kürkçü, AKPM’de “Silahlı çatışmalardan etkilenen çocukların korunması” oturumunda Birleşik Sol Grup adına söz alarak: “Umarım bu rapor Avrupa Konseyi ülkelerinin liderliğinin gözlerini açmaya yardımcı olacaktır. Ancak, uyarmak isterim derhal büyük bir çabayla işe koyulmadığı takdirde  Avrupa ve  bütün Küresel Kuzey, bu muhtemelen kaybedilecek kuşağın nefret nesnesi haline gelecektir.” dedi.

Sayın Fataliyeva’ya günümüzün en önemli meselelerinden birini AKPM’nin dikkatine sunan kapsamlı raporu için teşekkür ediyorum.

2016’da çatışma bölgelerindeki çocukların durumu  korkunçtu. BM Genel Sekreterliği tarafından hazırlanan “Çocuk ve Silahlı Çatışmalar Raporu” na göre:

  • 2016’da Dünya genelinde 8,000’den fazla çocuk öldürüldü ya da sakat bırakıldı;
  • Afganistan’da öldürülen veya sakatlanan çocuk sayısı 3.512’ye yükseldi.
  • Somali’de, zorla çatıştırılan ve kullanılan çocuk sayısı iki katına çıkarak 1915’e, Güney Sudan’da 1.022’ye çıktı
  • Birleşmiş Milletler Yemen’de 1,340 çocuğun çatışmalarda öldüğünü doğruladı; bu kayıpların yarısından fazlasına hava saldırıları neden oldu;
  • Irak ve Suriye’de 2 binin üzerinde çocuk öldürüldü veya sakat bırakıldı.
  • Suriye’de kuşatılmış bölgelerde 292.000 çocuğun kaldığı ve  90 vakada insani yardım ulaştırılmasının önlendiği belgelendi.

Sözü edilen çatışmalar durulmadığı için gerçek durumun geçen bir yılda daha iyiye gitmediğini kolayca tahmin edebiliriz. Kaldı ki bu liste kapsamlı olmaktan da uzak. Örneğin yukarıdaki rakamlar Avrupa Konseyi üye ülkelerindeki kayıpları içermiyor.

Sözgelimi Türkiye’de, AKPM’nin 22 Haziran 2016’da (24. Oturumda), kabul edilen 2021 (2016) sayılı Kararına göre Ağustos 2015’ten raporun hazırlandığı tarihe kadar “1.6 milyon insan” güvenlik operasyonlarından ve bundan doğan çatışmalardan  etkilenmişti .”Bunun sonucunda en az 355 bin kişi yerinden oldu, su, elektrik, eğitim, acil tıbbi yardım dahil sağlık hizmetlerine erişimdeki kısıtlamaların birçok bölge sakini için yaşamsal etkileri oldu. İnsan Hakları Vakfının raporuna göre 20 Nisan  2016 itibariyle en az 338 sivil öldürülmüştü”.

Mağdurların yüzde 70’inin çocuk olduğunu varsayarsak, raporun ele aldığı konunun kaynağının Avrupa Konseyi için dışsal olmaktan çok  içsel olduğu sonucuna varabiliriz.

Ve tabii ki Ankara’nın, İstanbul’un ve diğer büyük şehirlerin bulvarında dilenmek zorunda kalan; sanayi bölgelerinde hiçbirşey için  merdiven altı atölyelerde günde 12 saat ter döken milyonlarca Suriyeli çocuk,  cinsel taciz ve sömürüye maruz bırakılan ergin olmayan Suriyeli kızlar, dilleri ve kültürlerine  düşman bir ortamda hiçbir umut olmadan büyüyen, sağlık hizmeti olmadan, barınak olmadan büyüyen bu milyonlarca çocuk Avrupa Konseyi için bir endişe kaynağı olmalıdır.

Umarım bu rapor Avrupa Konseyi ülkelerinin liderliğinin gözlerini açmaya yardımcı olacaktır. Ancak, uyarmak isterim derhal büyük bir çabayla işe koyulmadığı takdirde  Avrupa ve  bütün Küresel Kuzey, bu muhtemelen kaybedilecek kuşağın nefret nesnesi haline gelecektir.

ENGLISH:

I thank Ms Fataliyeva for her extensive report bringing one of the most crucial challenges of our times into the attention of the PACE.

The situation of the children in the conflict areas is horrible in 2016. According to Children and Armed Conflict, Report of the Secretary-General of the UN in 2016

  • Over 8,000 children were killed or maimed in 2016 across the globe;
  • In Afghanistan the number of children killed or maimed rose to 3,512 ;
  • In Somalia, the number of children recruited and used doubled to 1,915; in South Sudan, to 1,022.
  • In Yemen, the United Nations verified 1,340 child casualties; over half were caused by air attacks;
  • Over 2,000 children were killed or maimed in Iraq and Syria;
  • 90 instances of denial of humanitarian access were documented in Syria with an estimated 292,000 children trapped in besieged areas.

Yet  we can easily estimate that the real situation has not improved in one year, for non of the mentioned conflicts have waned, and indeed the list is far from being comprehensive.

For instance the above figures donot include the causality figures in the Council of Europe member countries. For instance in Turkey where according to PACE Resolution 2121 (2016) adopted on 22 June 2016 (24th Sitting) between august 2015 to the report date “1.6 million people” had been affected by the security operations and ensuing conflict “what have resulted in the displacement of at least 355 000 people and in restrictions in access to water, electricity, education and health care, including emergency medical care, which has proved fatal for many residents. At least 338 civilians were reported dead by the Human Rights Foundation of Turkey as at 20 April 2016.”

Keeping in mind that at lest 70 percent of those who suffered were predictably children we may conclude that the source of the issue addressed by the report is rather more internal to Council of Europe than external.

And of course millions of  Syrian kids dumped in the slums of Turkey, who are forced to beg on the boulevards of  Ankara, İstanbul and other big cities; kids forced to work at lest 12 hours a day for nothing in remote sweat shops of industrial areas, under-age girls exposed to sexual harassment and exploitation; millions of kids without school, without medical care, without shelter who are  growing up without any hope in an environment hostile to their language and culture should be a concern for the Council of Europe.
I hope the report would help open the eyes of  the Council of Europe countries’ leadership. But I would like to warn, unless enormous efforts are  immediately put into effect, Europe and the whole global North will turn into a object of hate in the eyes of the would be lost generations.