“Torba Yasa” Taşeronlaşmayı Kural Haline Getiriyor

Kürkçü, TBMM’de görüşülen torba yasa tasarısı üzerine yaptığı konuşmada  “Temel mesele, maden iş kolunda taşeronluğun ortadan kaldırılması meselesiydi. Bu yasa taşeronlu işletmelerde çalışan işçilerin kimi haklarını güvence altına alıyor gibi görünse de temel hak gasplarının kaynağını oluşturan taşeron çalışmayı aslında bir kural hâline getiriyor.” dedi. 

taseronSayın Başkan, sevgili arkadaşlar; İş Kanunu ile bazı kanun ve kanun hükmünde kararnamelerde değişiklik yapılmasına ilişkin bu kanun tasarısının 3’üncü maddesinin değiştirilmesi için bir önerge verdik, bunu partimiz adına savunacağım.
Her şeyden önce şunu söylemek istiyorum: Şu gördüğünüz tuğlanın içinde tam olarak ne olduğunu bilen bir tane milletvekili varsa…bir tane komisyon üyesi varsa, bir tane Hükûmet mensubu varsa…bunun tamamı hakkında fikri olan bir tek kişi varsa ben de milletvekilliğinden istifa etmeye hazırım.

Önümüze getirilen, yasama yetkisinin bürokrasi tarafından ve Hükûmet tarafından gasbedilmesinin bir kanıtı olan bu tasarıyı tartışmak, oylamak, bunun hakkında bir şey yapıyormuşuz gibi yapmak aslında hepimizi kuşatan bir kusur. Bu durumdan ne zaman ve nasıl kurtulacağımızı her şeyden önce düşünsek, bundan daha önce düşünsek çok daha iyi bir iş yapmış oluruz. Yasamanın bir karikatür hâline geldiğini hep birlikte görüyoruz fakat bu durumdan hiçbirimiz hiçbir biçimde yüksünmüyor gibiyiz. O nedenle ben her şeyden önce bunun üzerine düşünmeye sizi davet ediyorum.
İkincisi, Adalet ve Kalkınma Partisinin yasama tekniğini artık öğrendik. O da şudur: Kamuoyunu sarsan, halkın çıkarlarını yakından ilgilendiren herhangi bir hususu görüşmek ve yasalaştırmak söz konusu olduğunda onları ilgilendirmeyen, bunlarla taban tabana zıt, bambaşka güçlerin ve bambaşka grupların, bu halk kesimlerinin tam karşısında yer alan grupların çıkarlarını ifade eden pek çok başka tasarıyı aynı sepetin içerisine koymak ve bunların birinin yasalaşmasını diğerinin şartı hâline getirerek herkesi açmaza almak.

Bu tasarı görüşülmeye başlandığı günden beri kimi milletvekili arkadaşlarımızı dinliyorum, diyorlar ki: “Bunun içerisinde Soma’yla ilgili olan hususları eğer ayırsaydınız biz onlara oy verirdik, böylelikle de geçerdi.” Siz aslında burada Soma işçilerinin, Soma madencilerinin haklarını da gasbettiniz. Ben doğrusu yasayı dikkatle izleyen, inceleyen bir milletvekilinin bunu dememesi gerektiğini düşünüyorum çünkü bu kanun tasarısı Soma’daki işçilerin taleplerinin temelini, temel taleplerinden bir tekini bile aslında gerçekleştirmiyor, tam tersine bunları ortadan kaldırıyor. Temel mesele, maden iş kolunda taşeronluğun ortadan kaldırılması meselesiydi. Bu yasa taşeronlu işletmelerde çalışan işçilerin kimi haklarını güvence altına alıyor gibi görünse de temel hak gasplarının kaynağını oluşturan taşeron çalışmayı aslında bir kural hâline getiriyor. Çünkü, Soma’daki kazanın gerisinde bu maden işletmesinin redevans usulüyle çalışması yani devlet arazisinin, kamu arazisinin, kamu madeninin özel şirkete bir arpalık olarak verilmesi, onun da kârı maksimize etmek için bütün güvenlik, işçi güvenliği, iş sağlığı usullerini ihlal etmesi yatıyordu. Şimdi, karşı karşıya kaldığımız şey bunun kural hâline getirilmesidir, artık redevanstan asla vazgeçilmeyecektir, redevans uygulaması gibi işçileri köle koşullarında çalıştırmaya izin veren bir husus bu yasayla birlikte güvence altına alınacaktır. Bunun, Soma işçilerinin talepleriyle ne alakası olabilir? Bizim, bu konuda verdiğimiz yasa önerisi de hiçbir biçimde göz önüne alınmamıştır ve bir kere daha, maden kazalarında ölmenin işçinin fıtratından olduğunu söyleyebilme hakkını Hükûmet ebediyen ele geçirmiş olmaktadır.

Biz bu nedenle, önergemizin kabul edilmesinin -hiç değilse başa dönmek bakımından- hepimize bir imkân sağlayacağını söylemek istiyoruz. Buna “Evet.” demeyeceğinizi -Meclis çoğunluğunun- biliyorum ama sizlerin başının üzerinden topluma, halkımıza seslenmek istiyorum: Eğer bu zulümden kurtulmak istiyorsanız adayımıza, Cumhurbaşkanı adayımız Selahattin Demirtaş’a oy verin ki, bu kanun kanunlaştığında onu Meclise iade etsin.
Hepinize teşekkür ediyorum. (HDP sıralarından alkışlar)