Kürt Öğrencilere Dönük Saldırıları Durdurun!

Kürkçü, İçişleri Bakanlığı’na verdiği soru önergesinde Afyonkarahisar’da polis tarafından darp edilen üniversite öğrencilerini sordu.

11 Aralık 2016’da kentin mesire alanında piknik yapmakta olan 13 Afyon Kocatepe Üniversitesi öğrencisinin parka gelen polislerce 45 dakika boyunca darp edildikleri ve kötü muameleye uğradıkları basına yansıyan haberlerden anlaşılmaktadır.

Kürt öğrencilere yönelik şiddet, 10 Aralık’ta İstanbul, Dolmabahçe’de Vodafone Arena yakınında gerçekleştirilen canlı bomba saldırısı sonrasında ülkenin pek çok yerinde Kürtlere yönelik olarak gerçekleşen linç, yağma ve kundaklamalarla aynı zamanda meydana gelmiştir.

Saldırıya uğrayan öğrenciler, daha sonra başlarına gelebileceğini düşündükleri olumsuzluklardan duydukları endişe dolayısıyla kendilerini darp eden polisler hakkında herhangi bir şikayette bulunamadıklarını söylemişler, haberde adı “A.G” olarak geçen bir öğrenci de şunları anlatmıştır:

“Pazar günü 13 kişi Afyon’da bir parka gittik. İstanbul’da yaşanan patlamanın bir gün sonrasıydı. Voleybol onayıp semaveri yakarken, bir anda sivil polislerin baskınına uğradık. 4 Araç geldi. Elimizde sigara vardı onlar geldiğinde. Biz hiç bir şey söylemememize rağmen ‘polisin karşısında nasıl sigara içersiniz, bu neyin kutlaması’ deyip joplarla, tekmelerle bize saldırdılar. 40-45 dakika boyunca darp edildik. Burnu kırılan arkadaşlarımız oldu. Buna rağmen herhangi bir karşılık vermedik”

Polislerin olay yerinden ayrılmadan kendilerine hakaretler savurduğunu ve tehdit ettiğini iddia eden A.G. sivil görevlilerin herhangi bir yasal gerekçeye dayanmayan bu operasyonun ardından kendilerini ülkücü gruplara hedef gösterdiklerini de dile getirmiştir:

“İsmimizi adresimizi aldılar. Hakaretler ettiler. Yere yatırıp resimlerimizi çektiler. Ertesi gün ayağımdan sakatlandığım için topallayarak okula gittim. Okulda bulunan ülkücüler tarafından tehdit edildim. Çekilen fotoğrafları onlara göstermişler. Okuldakilere dağıtmışlar. ‘Sizi okullarınızda okutmayacağız, KYK’da olanlar atılacak’ dediler.”

Bu Gerekçeyle;

  1. Yukarıda sözü edilen olayla ilgili Afyonkarahisar Emniyet Müdürlüğü’ne ulaştırılmış bir rapor var mıdır? Var ise yukarıda öğrenciler tarafından basına duyurulan olayın oluş şekli emniyet kayıtlarında nasıl yer almaktadır?
  1. Söz konusu darp ve saldırıların gerçekleştirdiği iddia edilen yerde ve zamanda görevli olan polis memurlarının kimlikleri tespit edilmiş midir? Haklarında idari veya hukuki bir soruşturma başlatılmış mıdır?
  1. Özellikle son dönemde artan Kürt yurttaşlara dönük linç, yağma, kundaklama ve benzeri saldırıların önlenmesi amacıyla bakanlığınızın aldığı tedbirler nelerdir?